top of page

Arctic Monkeys’in sesini bulduğu muazzam albüm: Favourite Worst Nightmare

Yazarın fotoğrafı: Zeynep KucukarasZeynep Kucukaras


Arctic Monkeys, şu an 6 albümüyle 21. Yüzyılın en önemli rock gruplarından biri. Bu başarının oluşmasında ve grubun kendi sesini bulmasında en önemli albümlerden biri, 2007’de yayımlanan ikinci stüdyo albümleri Favourite Worst Nightmare oldu. Bu albümü daha yakından inceleyerek, grubun müziğini takdir edelim.

Albüm post punk revival dönemini yansıtan bir ritimle Brianstorm şarkısıyla başlıyor. Brianstorm’un hızlı ritmi ve melodik, tekrar eden gitarları albümün geri kalanı hakkında da bilgi veriyor. Brainstorm, aslında Arctic Monkeys’in kulisine sızan Brian adında bir adam hakkında, Brian ve brain kelimeleri arasında bir benzerlik kurulmuş. Brain, Alex Turner’ın harika hikaye anlatıcılığı sayesinde büyük ihtimalle olduğundan çok daha havalı biri gözüküyor. Oysaki Brian t-shirt üzerine kıravat takan biri.




Teddy Picker şarkısında kendileri gibi İngiliz Duran Duran’ın Save A Prayer şarkısına gönderme yapıyor. Bu Arctic Monkeys’in Duran Duran’a I Bet That You Look Good On The Dancefloor şarkısından sonraki ikinci göndermesi. Aynı Duran Duran gibi Arctic Monkeys de efsane İngiliz rock grupları arasında yerini bu albümle aldı. Bu şarkıda Arctic Monkeys; ünlü olmak, televizyona çıkmak gibi Green Day’in de American Idiot’ta eleştirdiği konulara değiniyor. İnsanların şöhret isteği üzerinden Alex Turner’ın harika hikaye anlatıcılığını kullandığı bir şarkı dinliyoruz.


D is for Dangerous da hızlı ritmiyle ilerliyor. Bu şarkıdan sonra yüksek tempo albümün birinci yarısını da bitiren Ones Who Know şarkısına kadar düşerek ilerliyor. Albüme adını veren söz de bu parçada yer alıyor. Arctic Monkeys’in sözleri çok kolay anlaşılmayan ve birçok şekilde anlaşılabilecek şarkılarından bir diğeri Balaclava basla başlıyor. Bir hırsızlığın hikayesini ya da bir aldatma hikayesini anlatıyor. Şarkıya ismini veren balaklava, sterotipik olarak hırsızların taktığı siyah bere. Şarkıda anlatılan hikayede bir soyguna hazırlanır gibi bir izlenim veriliyor, yine de aslında yapılan suçun ne olduğu muallak. Suç, bir aldatma da olabilir. Balaclava, şarkının hızlı ritmi ve bir anda temponun değişebilmesiyle oldukça etkileyici bir şarkı. Albümün devamında The Bad Thing şarkısında da aldatma konusu ilginç şekillerde ve yüksek tempoyla işleniyor.


Albümün en çok dinlenen şarkısı Fluorescent Adolescent, hayatın genel akışından bıkmanın ve yaşlanmanın getirdiği bıkkınlıktan bahsediyor. Şarkının ana kahramanı kadın, eksi anılarını hatırlayarak hayatında en çok eğlendiği vakitlerin geride kaldığını fark ediyor. Şarkı da onun anılarını anlatırken daha eğlenceliyken, anıların geri gelmeyeceğini fark ettiği anlarda biraz daha hüzünlü bir havaya bürünüyor.

Do Me A Favour bir ayrılığın öncesinin şarkısı. Albümdeki önceki şarkılara kıyasla daha komplike ve değişen düzenlemesi ve sözlerinin anlaşılırlığıyla albümde öne çıkan şarkılardan biri oluyor.Alex Turner, sevgilisiyle yaşadığı kavganın ardından onun nasıl da ayakkabılarını bile bağlamadan ağlayarak onun yanından uzaklaştığını anlatıyor. Bir yandan da sevgilisinden ona bir iyilik yapmasını ve kendisi üzmektense artık ya ona fiziksel acı vermesini ya da kendisini bırakmasını istiyor. Alex Turner ilişkiyi bitirme çabasındayken sevgilisi de bunun tam tersi birlikte kalmaya çalışıyor. Do Me A Favour hem sözleriyle hem de müziğinin verdiği o son ve şiddet hissiyle albümün en öne çıkan parçalarından biri haline geliyor.


This House is A Circus şarkısında da Teddy Picker’a benzer bir şekilde müzik endüstrisi eleştiriliyor. Eğlence sektörünün empoze ettiği kötü davranışlar ve müziğin ve ilişkilerin içinin boşalmasından bahşediyor. Bunu da yaparken sert bir ritim ve rock müzikle, rock müziğin değer olarak ortaya koyduğu vahşi yaşama karşı duruyorlar.

Sonrasında If You Were There, Beware şarkısıyla ünlülerin hayatından ve magazinsel olaylardan bahsediyorlar. Anlatıcı, ünlü bir sevgiliye sahip olmanın getirdiklerini anlatıyor ve uyarıyor. Şarkının ritmi de değişkenlik göstererek sevgilisine karşı hissettiği sevgi/nefret ilişkisine ışık tutuyor.

Keyifli ritmiyle Old Yellow Bricks, Oz Büyücüsü’ne gönderme yapıyor. Sarı tuğlalar, Oz Büyücüsü’nde Dorothy’nin gitmek istediği yeri belirtiyor. Arcitc Monkeys de şarkıda yaşadığı sıkıcı şehirden kaçmak isteyen bir kızdan bahşediyor. Şarkının sonunda ise Dorothy haklıydı diyerek aslında uzaklaşmanın gereksiz olduğu fikrine varıyor. Sondan bir önceki şarkı olarak şarkının da yolculuk temasını işlemesi albümdeki şarkıların sırasının ne kadar özenli olduğunu gösteriyor. Çünkü albümün son şarkısında 505’e yolculuğa çıkıyoruz.


Albümün ve belki de Arctic Monkeys’in kariyerinin en ikonik şarkısı 505 albümü kapatıyor. 505’in neresi olduğu bilmese de Alex Turner buraya dönmekte ısrarcı. 505 bir yer olduğu gibi bir güzergahın adı olabilir. 505’e gitme isteği Alex Turner’ın orada kendisini bekleyen sevgilisini bulacağı hayaliyle körükleniyor. Müzikal olarak yavaş başlayan şarkı, sadece bateri ritminden sonra bir anda gitarların girmesi ve Alex Turner’ın vokalleriyle yükseliyor. Tekrarlayan sözleriyle harika, akılda kalıcı 2000’lerin en iyi rock şarkılarından biri oluyor ve Arctic Monkeys’le özdeşleşiyor.

Favourite Worst Nightmare, Arctic Monkeys’in bir rock grubu olarak kendi tarzını bulduğu ve britrock türünde artık yeri doldurulamaz bir grup olduğunu kanıtladığı albüm oldu. Genellikle yüksek tempolu şarkılardan oluşan bu albümde Arctic Monkeys, modern rock tarihinin en önemli gruplarından biri olarak kalıcı bir yer ediniyor.

3 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page