top of page

mor ve ötesi’nin mutsuz zamanları kovan umut dolu yeni albümü: Sirenler

Yazarın fotoğrafı: Zeynep KucukarasZeynep Kucukaras

“Hayatımda herhangi bir şey için daha yoğun çalıştığımı hatırlamıyorum. En büyük arzum, dinleyince daha güçlü, daha umutlu ve daha az yalnız hissetmeniz. Sirenler artık size emanet.” - Harun Tekin




2020’ler pandeminin etkileri ile daha önce hiç tecrübe etmediğimiz siyasi ve ekonomik zorluklarla başladı. Global ve yerel problemler hepimizin aklını meşgul ediyor. Böyle zorlu bir dönemde doğal olarak sanat, özellikle de müzik çoğumuzun kaçış noktası, şifa kaynağı oldu. Ülkemizin en önemli gruplarından, çok sevdiğimiz mor ve ötesi bizi bu dönemde yine yalnız bırakmıyor, Sirenler albümüyle ruhumuza şifa vermeye devam ediyor.


Son stüdyo albümleri Güneşi Beklerken’in üzerinden 10 yıl geçmişken yeni albümün habercisi olmasını umut ettiğimiz iki tekli Forsa ve Dünyaya Bedel ile yeni bir görsel dil sunan mor ve ötesi 8. albümlerinde hem tanıdık hem yeni. mor ve ötesi’nin imzası diyebileceğimiz aprej gitar melodilerine eşlik eden yaylı çalgılar ve koroyla parçalar çok sesli ve yer yer mor ve ötesi’nin çok başarılı son projesindeki senfonik düzenlemelerden esintiler taşıyor.


Şarkıların söz ve müziği her zaman olduğu gibi gruba ait. Onlara eşlik eden İstanbul Strings, koro ve Ozan Tügen mor ve ötesi’nin incelikli bestelerini daha da derinleştiriyor. Albümün prodüktörlüğünü daha önce de Gül Kendine albümünün yapımcılığını yapan Volkan Gürkan üstleniyor.



Sirenler ile mor ve ötesi, albümlerinin adlarını sırasıyla şarkılardan veya şarkı sözlerinden alma geleneğini bozuyor. Albümün kapağındaki kadın figürü ve deniz canlılarıyla, sirenin akla gelen ilk anlamının kullanılmadığı aşikar. Siren; Yunan mitolojisindeki deniz kızına benzer, tehlikeli bir yaratığın adı. Efsaneye göre sirenlerin şarkıları denizcileri mest eder ve sirenler denizcileri şarkıları ile etkisiz hale getirip öldürür. Harun Tekin, Kafka’nın Sirenlerin Sessizliği eserinden alıntısıyla ve Adamın Dibi şarkısıyla müzik kadar sessizliğin önemine de değiniyor. Yani Sirenler, dinleyicinin yorumuna göre büyüleyici şarkıların sahibi ya da kaçışı olmayan bir sessizlik olarak algılanabilir.


Sirenler’in ilk bölümü bizi geçmişe götürüyor. “Yalandan bir zafer şenliği” diye açılan albümde mavi renkle tanımlanan üç şarkıda geçmişin hüzünleri ve yalnızlığıyla karşılaşıyoruz. Tüm bu duygular o kadar incelikli bir şekilde işleniyor ki ortak kırgınlıklarımızı yeniden hissediyoruz. Yeri geliyor hislerimizi inkar ediyor, yeri geliyor kandırılmaya razı olarak kaçmayı deniyoruz. Sonunda hüzünlerin bizi yendiğini hatta öldürdüğünü kabulleniyoruz. Geçmişten şimdiki zamana kederli piyano melodileriyle ilerlerken içimizdeki Canavar'la karşılaşıyoruz.



Şimdiki zamanı anlatan ikinci, kırmızı bölüm günümüzün siyasi konjonktürü içinde anlam buluyor. Albümün ilk teklisi Forsa’da mor ve ötesi, j’y suis, j’y reste (buradayım, burada kalacağım) dercesine ayağını yere vuruyor. Siyasi eleştirilerle görüşlerini ortaya koymaktan çekinmiyor. Bu bölümün sözleri; ötekileri düşmanlaştıran popülizmi, ekonomik eşitsizlikleri ve baskıcı yasakları irdeliyor. Fakat, bu yanlış zaman bitecek. Bunu umut ederken bir yandan da inanmakta zorlanıyoruz. Şimdinin Ağrılar’ı bize yarınlar yalan diyor.


Albümün son kısmı olan mor renkle tasvir edilen üç şarkı dinleyiciye sesleniyor. Albüm boyunca çoğu şarkıda karşımızda hüzünü buluyorken, burada çizilen gelecek umutlu. Kavgalar sona eriyor, insanlar anlaşıyor, düşmanlıklar bitiyor ve Tünel’in sonunda ışık görünüyor. İnanması zor görünse de kabusları yendiğimiz, iyilik ve mutluluğun bizi karşıladığı güzel bir geleceğe bakıyoruz. Yalnız veya arkadaşlarımızla İstiklal’de yürüyüp çok mutlu olacağız.

Mavi ve kırmızı, moru oluşturan çok güçlü iki renk. Geçmişin mavi hüznü, şimdiki zamanın kırmızı öfkesi ve geleceğin mor umudunu görüyoruz. Charles Dickens’ın Bir Noel Şarkısı romanında olduğu gibi bu üç zamanın ruhu bizi renkler ve etkileyici müziğiyle ziyaret ediyor. Her dinleyenin kendinden bir parça bulabileceği, kendine göre anlamlandırabileceği şahane bir albümle şimdiki zamana bağlanıyoruz. mor ve ötesi; yaralarımızı sarıyor, umudumuz oluyor. Yarınlarda daha mutlu olabileceğimize inandırıyor.


129 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page