![](https://static.wixstatic.com/media/b4d899_c7add92afd4b4cc19bfb5d6ea1a2b521~mv2.png/v1/fill/w_980,h_598,al_c,q_90,usm_0.66_1.00_0.01,enc_auto/b4d899_c7add92afd4b4cc19bfb5d6ea1a2b521~mv2.png)
18 Şubat’ta yapılması ön görülen Tamino konseri dün akşam gerçekleşti. Geçen yılki konserinden önce Tamino’yla röportaj yapmış ve onu canlı dinlemiş biri olarak bu konser için çok heyecanlıydım. Fakat yaşanan felaketler gitme kararımı bana bir süre sorgulattı. Yine de en iyi terapinin müzik olacağını düşünerek gittim ve iyi ki de gitmişim çünkü gerçekten müzik en büyük şifa kaynağı.
Sanatçının ikinci albümü Sahar geçen yılki İstanbul konserinden sonra yayımlandı. Dolayısıyla bu yılki konserinin biraz daha farklı olacağını tahmin ediyordum. Çok sevilen ve ikinci albümünden oldukça farklı Amir albümüne konserlerinde pek yer vermediğini konser setlistlerinden de görmüştüm. Buna rağmen yeni albümünü canlı dinlemenin de farklı bir deneyim olacağını düşündüm.
Tamino, doğu ve batı sanatını harmanlayarak eşsiz bir müzik yapıyor. Bu sebeple, kültürel olarak onun müziğini en çok anlayan Türk dinleyicisiyle arasında karşılıklı bir sevgi var. Sanatçı için İstanbul en özel konser noktalarından biri. Bu konser de hepimiz için çok anlamlı oldu. Tamino konserine geçmiş olsun dilekleriyle başladı.
Sade ama etkileyici sahne performansına da değinelim. Üzerinde çok çalışılmış ışık kullanımı ve ekranların yokluğu, önemli olan şeye, yani müziğe, doğrudan odaklanmamızı sağladı. Tamino, bu sayede, sahnede devleşti. Yine de konser boyunca gitarını dinleyiciyle arasına koyarak mesafesini korudu. Bu sade görsellik sayesinde gözlerimizi kapatarak ritimleri takip edebiliyor ve müzikle kaybolabiliyorduk.
Yeni şarkısı Ashes’ı ilk defa söylemeden önce, Tamino kimsenin video çekmemesini rica etti. Her şeyin sosyal medyadan paylaşılmak üzere kaydedildiği bu dönemde müzisyen ve dinleyiciler arasında sıcak ve özel bir an yaratmak istemesi çok anlamlı. Geçen yıl Placebo konserinde bu şekilde bir isteğe uymadığımız için Brain Molko’dan azar yemiştik :)
Konserin setlisti ve dolayısıyla süresi oldukça kısaydı. Tamino bazen solo olarak bazen de grubuyla sahnede yaklaşık 1.5 saat kalarak 16 şarkı söyledi. Amir albümünden parçalara sette oldukça az yer verilmişti. Oysaki, Cigar ve So It Goes gibi şarkıları da canlı dinlemeyi çok isterdim. Hele ki So It Goes’un 10 dakikalık versiyonunu dinlemek çok güzel olurdu. Bu şarkılar da sete dahil edebilirdi. Fakat kısa bir konser tercih edilmişti.
Tamino; kendine has müziği, Radiohead grubunun basçısı Colin Greenwood’un da dahil olduğu yetenekli ekibi, eşsiz sesi ve duygusal şarkılarıyla daha uzun sürmesini istediğimiz harika bir deneyim yaşattı. Müzikle iyileşmeye, yaralarımızı sarmaya en çok ihtiyaç duyduğumuz bu vakitte bizi dertlerimizden bir süre uzaklaştırdı. Böylelikle, yazıma kendi objektifimden bir fotoğrafla son veriyorum. Tamino ve sevdiğimiz birçok sanatçıyı İstanbul’da yeniden ağırlamak dileğiyle…
![](https://static.wixstatic.com/media/b4d899_451af5667fe4404fa86024fc5cba3f54~mv2.png/v1/fill/w_980,h_656,al_c,q_90,usm_0.66_1.00_0.01,enc_auto/b4d899_451af5667fe4404fa86024fc5cba3f54~mv2.png)
Setlist
A Drop of Blood
The Longing
The Flame
Fascination
Sunflower
Persephone
You Do'nt Own Me
Ashes
Only Our Love
Indigo Night
Oldest Devotion
The First Disciple
W.o.t.h
Habibi
-encore-
Dearest Friend
Smile